Herkesin sadeleşme ve doğal olana dönme yolculuğu farklı bir yerden başlar. Kimi sağlığına daha fazla önem vermek için doğalı tercih eder, kimi ekonomik olduğu için, kimi de doğaya verilen zararı fark ettiği için… Sebep ne olursa olsun yolculuk aynı yere varıyor: Doğayı koru!
Bu yolculukta önce kıyafet dolabından başlayanlar, temizlik ürünlerini azaltanlar, evindeki eşyaları azaltanlar var. Bunlar doğru olan yollar. Fakat bu başlangıç yolculuğu hiçbir zaman kısa sürede tamamlanmaz. “Bir haftada sedeleşmek”, “İki ayda doğal yaşama geçmek” olsa olsa apar topar alınan kararların sonuçlarıdır. Sadeleşmek ve doğal yaşama adım atmak büyük bir sabır ister. Sonuçta şimdi içinde bulunduğumuz hayat tarzı belli alışkanlıklardan oluşmaktadır ve alışkanlıkları değiştirmek biraz zor olabilir.
İşe önce elimizdeki eşyaları azaltmak, geri dönüştürmek ve ihtiyaçtan fazlasını almamaya karar vermekle başlayabilirsiniz. Sonra yeme içme, temizlik alışkanlıklarımızı gözden geçikmekle devam edebiliriz. Doğaya zararı olacak alışkanlıklarımızı doğal alternatifleriyle değiştirmek sonrası için iyi bir adımdır. Olmazsa olmaz diye düşündüğümüz çoğu şey aslında olmasa da olur. Örneğin streç filmler. Gerçekten o olmazsa yaşamak mümkün olmaz mı?
Elimizde halihazırda kullandığımız kimyasal içerikli krem, sabun, temizlik ürünleri varsa önce onları bitirmek mantıklı bir karar olacaktır. Zaten geri dönüşüme ya da çöpe atsak da her şekilde doğaya zarar vermiş olacağız, öyleyse bitirmek daha mantıklıdır. Hem böylece yenilenmek için daha güzel bir fırsat ortaya çıkmış olur.
Bu yolda adımlar attıkça, hafifledikçe, doğaya yarar sağladığını hissettikçe insan kendini daha mutlu hissediyor. Dünyadaki tüm insanları değiştiremesek bile bir insanın değiştirmesi çok şey ifade ediyor. Yavaş yavaş, sağlam adımlarla ve sabırla çıkılacak güzel bir yolculuk dileriz.