
Karda keyifle yürürken geriye dönüp ayak izinize baktınız mı hiç? Ayakkabınızın karda oluşturduğu şekiller, adımlarınızın arasındaki mesafe ve yağan kardan yavaş yavaş kapanan iziniz… Tabi bu iş hoşunuza gidebilir çünkü kimseye zararı yok. Peki ya hiç yediklerinizin içtiklerinizin, gün içinde yaptıklarınızın arkasından bakıp aynı zevki alabildiniz mi?
“Ben normal bir şekilde yaşıyorum, dünyaya hiç zarar vermiyorum.” desek de herkes bir biçimde dünyaya zarar vermektedir. “Karbon ayak izi” terimi tam olarak bunu ifade etmektedir. Bu terim, insanların yaşamlarını sürdürürken çevreye verdiği zararın ölçüsüne verilen addır. Birim karbondioksit cinsinden ölçülmektedir. Karbon ayak izi iki ana parçadan oluşmaktadır:
Birincil ayak izi: Evsel enerji üretimi ve ulaşım dahil olmak üzere fosil yakıtların yanmasıyla ortaya çıkan karbonsioksiti ifa eder.
İkincil ayak izi: Kullandığımız ürünlerin tüm yaşam döngüsünden bu ürünlerin imalatı ve en sonunda bozulmalarıyla ilgili olan dolaylı karbondioksiti ifade eder.
Peki, tam olarak neler vardır karbon ayak izimizin içinde? Evimizden, yaşadığımız yerden çıkan çıkan tüm atıklar, geri dönüştürülebilir atıklar, tüm araçların çevreye verdiği egzoz dumanı, gereksiz yere ambalaja sarılmış ürünler, kimyasal malzemeler… Yaşadığımız yerleri, gün içinde kullandıklarımızı şöyle bir düşünsek karbon ayak izimiz ölçülemeyecek dereceye kadar bile çıkabilir.
Karbon ayak izimizi azaltmak için neler yapılabilir?
- Tek kullanımlık plastik malzemelerin kullanımı azaltılmalı.
- Çöpler kompost yöntemi ile dönüştürülmeli.
- Enerji kullanımı azaltılmalı.
- Toplu taşıma tercih edilmeli. En azından yakın mesafelerde.
- Kimyasal temizleyiciler yerine doğal olanları tercih edilmeli.
En azından ufak adımlar atarak dönüşüme başlanabilir. Bir anda tüm alışkanlıklardan, yaşam şekillerinden vazgeçmek ya da onları dönüştürmek mümkün değildir. Küçük ve faydalı adımlarla daha yeşil daha temiz bir dünyaya doğru…